11 Kasım 2015 Çarşamba

OĞUZ MİLLETİNİN VARLIK MÜCADELESİ







Anadolu coğrafyasında söylenen her sözün, uygulanan her politikanın bir amacı vardır. Birçoklarının bizimle ilgili kapatamadığı tarihi bir hesabı var. Bu hesaplarını canlı tutmak ve bize sürekli hatırlatmak istiyorlar. Çeşitli yöntemlerle sürekli olarak, göçebe olduğumuzu, sonradan buralara geldiğimizi ve Anadolu’yu istila ettiğimizi vurgularlar.

Bize Oğuz demek yerine, Fars-Tacik Selçukluların “Türkmen” ve Sırp-Bulgar Osmanlıların “Yürük” diye isim takmalarının amacı da buydu. Sürekli zulüm yapan Osmanlı ya isyan edip “bu topraklar asıl bizim “diye her ayağa kalktığımızda ”siz yürüksünüz” diye sindirildik. Bu toprakların asıl sahibinin biz olduğumuzu bize unutturmak istediler. Bazı soysuzlara “yürük” olmak yerine “Osmanlı” olmak daha cazip geldi. Oğuz coğrafyasında yaşayan milletsizleri hepiniz iyi tanıyoruz. Sanki Osmanlı diye bir millet ya da Ulus varmış! Biz de bilmiyormuşuz gibi, bu Bizanslılar “ecdadımız Osmanlı” diye tutturdular. Selçuklular ve Osmanlılardan çok daha önce Anadolu bizim vatanımız olduğu halde, kendi vatanımızda bizi gurbetçi yaptılar. Anadolu Oğuzları iç ve dış düşmanlar tarafından kandırılma ihtimallerinin yüksek olduğunu bilerek çok dikkatli yaşamalıdır.

Her şeyin Oğuz milletinin aleyhine proje olma olasılığı var. Öyle karışık bir coğrafyada yaşıyoruz ki, Oğuz olmayanların bile devletin çeşitli kademelerine yerleşmesi mümkün oluyor. Oğuz milletinin yararına olan ve olmayan şeyleri dikkate alarak yaşamak zorundayız.

Bu fayda hesabı yanlışlarımızı önler. Kim kendi töremiz le yaşamamızı engelleyip yerine Arapların İslam töresini koymak istiyor ve Oğuza töre yapıp ta yaşatmak istiyor biliriz. Türk sadece Türkiye de yaşayan Müslümanların adıyken, Sovyetlerle hesabını görmek isteyenlerin Asya da yaşayan farklı milletlere “Türk Milleti” demelerinin nedenini anlayabiliriz. Oğuz milletinin Arap töresiyle yaşamasının ABD ye ne faydası var anlayabiliriz. Çünkü Hıristiyan ABD yıllardır ülkemizde İslam’ı geliştirmek için CİA eliyle İslamcı akımlara milyarlarca dolarlık yardımlar yapıyor. ABD Amerikan matbuaların da milyon dolarlık İslam kitapları bastırıp ülkemizde dağıtıyor.  

Tarihteki milletlerin hiçbiri bizimle olan hesabını kapatmadı. Anadolu ile ilgili rüyası olan milletler bugünde vazgeçmediler. Araplar İslam emperyalizmi sayesinde yerlerde sürünmemizi sağlıyorlar. Arap'ın İslam'ı Oğuzun itibarını yok etti. Ateşe benzin dökmek isteyenler hep oldu ve daha da olacaktır. Tarih bize bunu defalarca gösterdi. Bu nedenle Atatürk Oğuz milletini iç düşmanlar konusunda uyarmıştır.

Oğuz milleti savaşta ve barışta siyasi hesap yapmayan mert ve yiğit bir millettir. Bu yiğit millet başka milletlerin mutsuzluğundan mutluluk çıkarmaya çalışmamıştır. Ancak tarihteki milletlerin hiçbirinin bizimle olan hesabı kapanmadı. Anadolu ile ilgili rüyası olan milletler hiç vazgeçmediler. Ateşe benzin dökmek isteyenler hep oldu ve olacaktır.

Yüz Yıllarca Kırgızlarla, Özbeklerle, Çinlilerle, Uygurlarla savaşıldı. Hepsiyle ölümüne var olma mücadelesi verdik. Sonunda geride bıraktıklarımız olsa da batıya doğru yayıldık. Avrupa ya geçenlerimiz olduğu gibi, Kafkasya ve Mezopotamya ya yerleştik. Bazılarımız Anadolu ya geldi. Bizans ile yüzyıllarca bir arada yaşadık, Arap Fars İslam devletleri olan Karahanlı, Gaznelilerin, içinde yaşadık. Moğollar, Selçuklu ve Osmanlı gibi başka devletler içinde yaşamak zorunda kaldık. Sonunda hepsine karşı galip gelen ve son veren biz olduk.



Tarih boyunca istediğinde her devleti yok edecek gücümüz olduğunu biliyorduk. Selçukluları ortadan kaldırdıktan sonra kendi milli devletlerimizi kurduk. 1500 yılına kadar kendi milli devletlerimizde yaşadık. Bazılarının Ottoman adını verdiği Bizans’a 1475 te yenildik  400 yıl devletimiz olmadı . Bu devlet içinde 1850 yıllarına kadar katliamlar gördük isyanlar çıkardık. Köroğlu, Dadaloğlu gibi kahramanlar yarattık.
 
Anadolu toprakları Oğuzların Bizans sarayına girmeye başladığı 1850 tarihine kadar işgal altında kaldı. Oğuz milletini bu dönemde yönetenler istedikleri uysallıkta olalım diye milli benliğimizi yok etmeye yönelik çalışmalar yaptılar. Oğuz milletinin töresini bozarak İslamlaştırmaya çalıştılar. Bizi yönlendirecek yalan tarihler yazdırdılar. Oğuz Milletinin tarihini unutturarak İslam tarihini bizim tarihimizmiş gibi bize benimsetmeye çalıştılar. Millet ismimizi söylemeyi utanılacak bir şeymiş gibi algı yarattılar. 1500 lü yıllardan Osmanlının son dönemine kadar Milletimizin ne olduğunu bile söyleyemedik. Geçmişimizi unutturdular. Düşüncelerini istedikleri şekle getirmek için önce insanları kullandılar.

Arap istilalarına uğramamız sonucu çoğumuz Araplara yenilerek Müslüman olmak zorunda kaldık. Oğuz milletinin bir kısmı Arap töresiyle yaşamak ve kutsalını kutsal edinmek zorunda kaldı. Sömürdüğü kölesini kaybetmek istemeyen Müslüman Araplar İslamlaştırarak bizi elinde tuttu. İnancıyla yaşam kültürünü de evimize soktu. Arap isimleri İslamlaşma adına çocuklarımıza ad oldu. Kadınımız saçını örmez saklar oldu. Sakalsız erkeğimiz sakallı oldu.

2000 yılından sonra yapılmaya çalışılanlar ne kadar tanıdık geldi değil mi? Günümüzde belirlenen yoldan çıkılmaması için yazılı ve görsel medya kullanılmaktadır. Masal olaylar uydururlar. ABD eşliğinde Milletimizi İslamlaştırarak bizi etkisizleştirdiler.

Her olaya akıl ve mantıkla bakmazsanız asla gerçeği çözemezsiniz. Oğuzları köleleştiren katleden Selçukluyu, Osmanlıyı kendi ecdadınız zannedersiniz. Tarihte olmayan devletleri varmış gibi gösterirler. Bilmeniz gerekenleri saklar ve göstermezler.

Oğuz milleti yaşadığı yerde milli devletini oluşturarak töresi ve gururuyla halkını yaşatmaya çalışmıştır. Tarih boyunca başkalarını sömüren veya sivil halkı ezen devletler kurmadılar. Anadolu’ya geldiğinde de yıllarca yerli halkla hiçbir sorunu olmadan yaşamıştır. Oğuzlar, töreleri gereği olarak devleti milletine hizmet etme aracı olarak görürler. Başka milletler gibi, devleti halkına zulüm yapma aracı olarak görmezler.

Atatürk, Nutuk adlı eserinde düşüncelerini net olarak belirtmiştir. Buna rağmen milletimiz üzerinde siyasi hesabı olanlara alet olanlar, Atatürk le ilgisi alakası olmayan safsataları sanki Atatürk’ün görüşüymüş gibi gençlerimize sunmaktadırlar. Amaçları gençlerimizi Atatürk’ün gösterdiği asıl hedeflerden uzak tutmaya çalışmaktır.

Atatürkçüyüm yalanının arkasına saklı bazı insanlar, Atatürk’ün söylemediği şeyleri, Atatürk söylemiş gibi yazmaktadırlar. Atatürk İslam’ın safsata olduğunu söylediği halde, İslam dan vazgeçerler diye Atatürk’ün İslam’a inandığını yazmaktadırlar. Eğitim alması engellenmiş milletimiz cahilliğinden, bir kısmı da Nutuk’u okuma zahmetine katlanmadığı için alçakça kumpasları fark edememektedir. Bu yalancılar, Oğuz milleti gençlerini yanlış yön levhalarıyla yanlış yollara ve çıkmaz sokaklara sürükleyip gerçeklerden uzaklaştırmaktadırlar.

Atatürk, Nutuk da aşağıda görebileceğiniz üzere Turancılığı, Milletimiz için son derece tehlikeli ve mantık dışı bulmaktadır. Atatürk gençlerimizin bu tür aldatıcı oyunlardan uzak durmasını istemiştir. Buna rağmen Atatürkçüyüm diyen Turancılar görürsünüz.

“Değişik milletleri, ortak ve genel bir ad altında toplamak ve bu değişik unsur topluluklarını aynı haklar ve koşullar altında bulundurarak güçlü bir devlet kurmak parlak ve çekici bir siyasî düşüncedir. Ama aldatıcıdır. Hatta, hiçbir sınır tanımayarak, dünyada var olan bütün Türkleri de bir devlet halinde birleştirmek, ulaşılamaz bir hedeftir. Bu, yüzyılların ve yüzyıllarca yaşamakta olan insanların çok acı, çok kanlı olaylarla ortaya koyduğu bir gerçektir… Panislâmizm, Panturanizm politikasının başarılı olduğuna ve dünyayı uygulama alanı yapabildiğine tarihte rastlanamayacaktır… Bizim aydınlık ve uygulanabilir gördüğümüz siyasî yöntem, ulusal siyasettir. Dünyanın bugünkü genel koşulları ve yüzyılların kafalarda ve karakterlerde yerleştirdiği gerçekler karşısında hayalci olmak kadar büyük yanılgı olamaz. Tarihin dediği budur, bilim, akıl, mantık da böyle söyler”
(Mustafa Kemal Atatürk NUTUK-T. İş Bankası Kültür yayınları..Sayfa.297)

Bir millete dayanmayan ve töre birliği sağlayamamış devletler uzun zaman yaşayamazlar. İslam’la bozulmuş olmasına rağmen, millet olmamızı sağlayan tüm özellikleri tamamen bozulmadan geleceğe taşıyabilirsek gelecek nesillere karşı görevimizi yapmış oluruz.

Milletin bir olmasını sağlayan töre ve dil yara alırsa yok oluruz. Ortak özelliklerimizi kurtaramazsak esir oluruz. İslam, Fars, Rus ve diğer etkilerden çocuklarımızı korumalıyız. Onlara ait oldukları millete dair ortak dil ve töre veremezsek kimliklerini kaybederler. Sonuçta çocuklarımız millet olarak yaşamanın veya başka millet devletinde isimsiz yaşamanın ayrımını anlayamazlar.

Ana devletlerde yaşamadıkları halde İran, Rusya, Bulgaristan ve Yunanistan da yaşayan Oğuzların dillerini ve törelerini kaybetmeden varlıklarını sürdürebilmişlerdir. Bunun nedeni, bir yerde ana kök oğuzların olduğunu bilmeleridir. Bu ülkelerde dil ve törenin yaşatmaya devam etmesinin nedeni Türkiye, Azerbaycan ve Türkmenistan Oğuz devletlerinin varlığıdır. Ana kök devletler kaybolursa millet olma dayanağımız yok olur. Bu oğuz devletleri olmasa insanlar mücadeleyi bırakır ve istekli olarak yaşadıkları toplumlarda asimile olurlardı.

Atamızın söylediği gibi siyasi birlikler çok mantıklı değildir. Kırgızistan Özbekistan Kazakistan ve Uygurlarla aynı millet değiliz. Aynı millet olmadığımız için aynı törede birleşmemiz de mümkün değildir. Bu gerçekçi yaklaşım değildir. Geçmişte yaşanan gelişmeler sonrası biz Oğuzlar bir birimizden çok kopuk yaşamaktayız. Oğuz milletinin birliğini bile sağlayamamış olan bir gençliği tarihte farklı milletler olarak yer almış olan Kazaklar, Kırgızlar, Özbekler, Uygurlar ile birlik sağlama peşinde koşturmuşlardır.  Siyasi partiler bile kurmuşlardır. Bu kişiler milletimizi gerçek hedefinden uzaklaştırmışlardır.

Geniş bir coğrafyaya yayılmış olan Oğuz milletinin farklılaşmasını önleyerek, Kültür ve Dil birliğini sağlamak yani Oğuz birliğini sağlamak tek amacımız olmalıdır. Yalnız Türkiye’deki Oğuz kültürünü kurtarmak Oğuz milleti geleceğini kurtarmaya yetmez. Milletimizi orta Asya devletleriyle uydurulmuş bir üst kimlikte birleştirmek isteyenlere karşı uyanık olmalıyız. Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan ve Uygurların bizden farklı ve başka millet olduğunu dünya Oğuzlarına öğretmeliyiz. Tarihte hepsinin düşmanımız olduğunu bilmeliler.

Milletimizi bekleyen en büyük tehlike Dünya Oğuzlarının birbirinden farklılaşmasıdır. Oğuz devletleri olan Türkiye, Azerbaycan, Türkmenistan hızla birbirinden farklılaşmaktadır. Diğer devletlerde yaşayan oğuzlarda farklılaşmaktadır. Almanya, Özbekistan, Fransa, Azerbaycan, İran, Kırgızistan, Moldova, Yunanistan, Bulgaristan, Türkmenistan ve Afganistan devletlerinde yaşayan tüm Oğuzlara ulaşmalıyız. Millet olarak hep birlikte Oğuz dil ve töresinin Oğuz devletleri arasında farklılaşmasını önlemeliyiz. Yaşamak ve ilerde var olmak istiyorsak buna mecburuz. Türkiye deki Oğuzca Türkçe adı altında farklılaşırken, Azerbaycan Oğuzca sı Fars dili etkisinden kurtulamamıştır. Türkmenistan ise Rusya etkisi altındadır. Yüzyıl sonra aynı millet olan bu devletlerin aynı kökten geldiğini kanıtlamak mümkün olmayacaktır. Oğuzlar aralarındaki cahil olanlar nedeniyle, İslam etkisiyle Arap törelerini yaşatmak tehdidinden henüz çıkamamıştır. Araplaşmış ve daha da İslamlaşarak Araplaşmak arzusunda olanların tehdidi her geçen gün artmaktadır.

Günümüzde olduğu gibi farklılaşmış Oğuzca ve farklı töre Oğuz milletinin sonunu getirir. Acilen oğuzlar arasındaki farklılaşmayı gidermeliyiz. Oğuz Devletler birliği yönetici ve sermaye sınıfının çıkarlarına aykırı olabileceği için kaçınılmaz olarak gerçekleştirilemez. Ancak töre ve dil birliği işbirliğine kimsenin itirazı olacağını sanmıyorum. Bunun tek engeli cahil Müslümanlaşmış Arapçılardır. Gelecekte Oğuz milleti olarak siyasi haritada olmak istiyorsak İlk başarmamız gereken şey Arapların siyasi çıkarları için Oğuz Milletine dayattıkları masal ve rivayet olan İslam dinlerini ve tarihlerini atıp kendi gerçek tarihimizi öğrenmektir. Oğuz Milletinin gerçek tarihine sahip çıkmasını sağlamalıyız.

Turan bir Alman projesidir. Büyük Asya Alman imparatorluğuna bizim sırtımızdan geçmek amacı taşıyan bir düşüncedir. Almanlar bize hükmetmişler ve bize kardeş yaratmak istemişler. Bize sahip olmakla kardeşlerimize sahip olacaklardır. Tarihi incelersek nasıl bu yalan dolan uydurmaların içine çekildiğimizi anlarız. Eğitimsiz kalmamız sebebiyle başkaları için kullanışlı hale gelmişiz.

Bu hazır proje 1950 den sonra ABD nin işine yaramıştır. Yeşil kuşak projesi adıyla yeniden ısıtılarak gündemimize girmiştir. ABD coğrafyayı İslamlaştırarak kolay kullanabilmeyi başarmıştır. CİA çalışmalarıyla İslamlaştırılan coğrafya kimlik ve kişiliğini kaybetmiştir. Sovyet imparatorluğunu yıkmak için İslam kullanılmıştır. ABD Suudi Arabistan ve Kuveyt gibi emrinde kullanır. Karşı çıkan olursa, İslamlaşarak ilkelleşen her milleti lezzetli bir yemek olarak yer. Afganistan, Irak, Libya örneğin de olduğu gibi.

Milliyetçilik görüntüsü içinde olan Türkçü, Turancı ve Ülkücü Arap milliyetçileri Oğuz milletinin kültür birliği yolunda büyük engellerdir. Töremizi ve dilimizi korumak için milletimizi bilgilendirmek kolay değildir. Çünkü eğitimsiz bırakılmış cahil bir çoğunluğa sahibiz. Yine de herkese ulaşıp doğruyu anlatmak zorundayız.

Benim Oğuz tarihini yazma çabamın özünü bu düşünce oluşturmaktadır. Biz töre ve dilimizi yeniden yaygınlaştırırsak Arapların İslam dedikleri Arap töresini ve batının geleneklerini kolaylıkla başımızdan atarız. Yoksa İslam’ın İran’daki Acem kültürünü yok ettiği gibi Oğuz milletini yok edişini izleriz.

HALİL ORHAN ACAR


Not: Bu yazının her hakkı saklıdır, hiç bir bilgi izinsiz alınarak kullanılamaz. H. Orhan Acar’a ait olduğu belirtilerek alıntı yapılabilir. Ancak yazı Yazardan izin alarak yayınlanabilir. Orijinal yazı, resimlerin izinsiz kullanımı durumunda gerekli yasal yollara başvurulacaktır. Yazıların ticari olarak veya alenen dağıtılması, üzerinde değişiklik yapılması, yeniden kullanılması yasaklanmıştır. içeriğin izinsiz kullanımı veya zarara uğratılması 765 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu, 5187 sayılı Basın Kanunu ve ilişkili diğer kanunlar uyarınca yasaktır.

2 yorum:

  1. Selçuklu hakkındaki zayıf bilgilerim olduğunu ve araştırmam gerektiğini anladım.Osmanlı hakkındaki katıldığım ve katılmadığım yönlerin var.Din hakkında ise bence kapsamlı araştır.Kuran'ı işine geldiğin gibi yorumluyorsun.Hadis saçmalıklarını ve mezhepçi anlayışların çelişkilerini islama mal etmen hiç hoş değil.Videolarını seyrediyorum.Emeğine saygı gösteriyorum.

    YanıtlaSil
  2. Islami cixarinin varyoxun sikim.

    YanıtlaSil